Kayıtlar

İslam Öncesi Paganizm mi ? Monoteizm mi ?

Resim
  Oryantalistlerin "Süreklilik" Tezine Karşı Üç Katmanlı Bir Cevap: Veri, Mantık ve Hikmet Bazı akademisyenlerin, "İslam öncesi Arabistan'da putperestlik silinmişti, tektanrıcılık (monoteizm) tamamen hakimdi" şeklindeki iddiaları, son dönemde popüler hale gelmiştir. Ancak bu teze karşı; ampirik (verisel), metodolojik (mantıksal) ve teolojik (hikemi) olmak üzere üç aşamalı, sarsılmaz bir savunma hattı kurmak mümkündür. İşte bu tezin sınırlarını ve İslami anlatının tutarlılığını ortaya koyan üç katmanlı analiz: 1. Ampirik İtiraz: Sahadaki Veriler "Putperestlik Bitti" Demiyor Bu tez, İslam'ın doğuşu sırasında (MS 6. ve 7. yüzyıl) paganizmin izlerinin silindiği varsayımına dayanır. Ancak sahadaki arkeolojik gerçeklik bu kadar kesin ve homojen bir tablo çizmez.  * Karşıt Kanıtlar: Son dönemde yapılan araştırmalar ve bulunan bazı geç dönem kitabeleri, Arabistan'ın çeşitli bölgelerinde (özellikle Necid ve çevresinde) Lat, Uzza ve yerel putlara yapılan...

Kuran Süryani Rüyası mı ? - Cevaplar

Resim
  Kuran'ın Süryani Literatürden özellikle de Suruçlu Yakup'tan etkilendiğine dair oryantalist tezler sosyal medya ve çeşitli yayın organlarında paylaşıldı bizde bu alandaki paylaşımlara dair değerlendirmeleri ortaya koymak istedik  İlk olarak             Kur’an–Süryani Yakup Benzerlikleri Üzerine Mantıksal ve Teolojik Bir Değerlendirme Kur’an’daki Yusuf kıssası ile Süryani ilahiyatçısı Yakup el-Serûcî’nin (Jacob of Serugh) vaazları arasında bazı tematik benzerlikler bulunduğu sıkça dile getirilmiştir. Bu benzerlikler, özellikle sabır, iffet, merhamet ve ilahi takdir gibi ahlaki temalarda kendini gösterir. Ancak bu gözlem, çoğu zaman yanlış bir nedensel ilişkiye dönüştürülmektedir. Söz konusu iddia genellikle şu mantık dizgesiyle kurulmaktadır: a: Kur’an ile Yakup’un vaazları arasında benzerlik vardır. b: Hz. Muhammed (sav), Yakup’un vaazlarını biliyor ve onlardan etkilenmiştir. c: Kur’an’daki benzer unsurlar, bu etkilenmenin sonucudur. Oryant...

SORUN KALMASIN -Ömer Faruk KORKMAZ

Resim
  Ömer Faruk korkmaz hocanın ateistlere cevap olarak yazdığı kitabı

NÜBÜVVETİN İSPATI-HABİL ADEMOĞLU

Resim
  Çeşitli İslami araştırmalar yapan Habil ADEMOĞLU kardeşimizin yazmış olduğu güzel bir eser. Nübüvvetin İspatı

Eşsiz Mucize Kur'an - Gary Miller

Resim
 

BİLİM VE DİN ÇATIŞIR MI?

Resim
Bilginin kaynağı olarak genellikle akıl ve duyular kabul edilir. Akıldan rasyonalizm, duyulardan (tecrübi bilgi) pozitivizm neşet eder. Müslümanlara göre bu iki bilgi kaynağının yanında semavi vahiy de bilgi kaynağıdır. Buna literatürde mütevatir haber de denilir. Müslümanlar fizikötesi alemden gelen manaya ilişkin bilginin ışığı altında akıldan ve duyulardan gelen bilgiyi test ederler. Duyular yanılabildiği için duyulardan gelen bilgilerin test edilmesi gerekir. Felsefede duyuların yanılabilirliğine örnek olarak suyun içindeki kaşığın kırık görünmesi anlatılır. Yine akıl da bugün doğru dediğine yarın yanlış diyebiliyor. Bu durumda akıldan gelen bilgilerin de teste tabi tutulması zarureti doğuyor. İşte bu test semavi vahiy ile yapılır. Bu genel bilgilerden sonra din ve bilimin çatışma şüphesinin sebebine bakalım. Aslında bu şüphe Hristiyanlık tarihinden neşet etmiştir. Hristiyanlık tarihinde ilk 3 asır din genel olarak safiyetini korumuştur. 313 yılında İmparator Flavius Valerius Const...

İSLAM VE İNSAN HAKLARI ÜZERİNE

Resim
    İNSAN HAKLARININ TANIM VE MAHİYETİ İnsan hakları  denildiğinde özetle, tüm insanların, dinine, diline, ırkına, rengine, cinsiyetine, sosyal statüsüne bakılmaksızın sırf insan olmaları hasebiyle doğuştan sahip oldukları temel hak ve özgürlükler, menfaat ve yetkiler anlaşılır. (1)  Bu haklar tamamen şahsa bağlı olup, bir başkasına devredilmesi veya vazgeçilmesi mümkün değildir.  (2)  Bunlar aynı zamanda dokunulmaz haklardır. (3)  İnsan hakları -başkalarının hakkına tecavüz söz konusu olmadığı sürece- ne şahıslar ne de devlet tarafından sınırlandırılamaz, baskı altına alınamaz, ihlal edilemez. İNSAN HAKLARININ ÇERÇEVESİ VE MUHTEVASI Neyin insan hakları içerisinde değerlendirilip değerlendirilemeyeceği üzerinde tam bir ittifak olmamakla birlikte  Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde, onu tamamlayan protokollerde veya daha başka bildiri ve anlaşmalarda üzerinde durulan başlıca haklar şunlardır:   Yaşam hakkı, güvenlik hakkı, mülkiyet hakkı,...