Kayıtlar

Kasım, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

“DARU’L HARB” “DARU’L İSLAM” KAVRAMLARI ÜZERİNE

Resim
   Avrupa’da bazı Müslümanlar arabasının dikiz aynasına tespih takıyorlar. Çünkü oradaki bazı Müslümanlar Müslüman olmayanların mal ve eşyalarını kendilerine helâl görüyor. Araba yahut evde, sahibinin Müslüman olduğuna dair bir işaret gördüklerinde almaktan vazgeçiyorlar. Sen ülkende “savaş, zulüm vs var” diye kaç.  Avrupa seni kabul etsin.  İş bulana kadar Müslüman olmayan vergi mükellefleri sana ve ailene maaş versin. Sen ise sana yurdunu açan insanlara ihanet et, eşyalarını kendine helal kabul et. Peki bunun sebebi ne? Maalesef mürur-u zamana maruz kalmış bir takım kavramların ve fetvaların bunda etkisi var. Klasik fıkıh kitaplarda “Daru’l Harb”, “Daru’l İslam” gibi terimler var. Barış içinde komşulukların nadir olduğu, t üm coğrafyalarda sürekli devam eden savaşların ve devamlı değişen haritaların söz konusu olduğu, b arışın istisna, savaşın bir yaşam tarzı olduğu,  bir devletin sınırlarını kapayıp kendi halinde barış içinde kalabilme imkanı olmadığı, d olayısıyla ya sizin bir yerl

NEDEN BU HALDEYİZ?

Resim
  Pakistanlı sosyal bilimci Dr. Faruk Selam bir makalesinde Müslüman coğrafyasıyla alakalı şu çarpıcı bilgileri aktarıyor: Hristiyan dünyasındaki 'okur yazarların' yaklaşık yüzde 40'ı üniversiteye devam ederken,  Müslüman dünyasındaki üniversiteye devam oranı  'okur yazarların' yüzde ikisinden fazlası değil. Çoğunluğu Müslüman olan ülkelerde bir milyon Müslümana 230 bilim insanı düşüyor.  ABD'de milyonda 4.000 bilim insanı ve Japonya'da milyonda 5.000 bilim insanı var. Dünyada sadece 14 milyon Yahudi var;  Amerika'da yedi milyon , Asya'da beş milyon, Avrupa'da iki milyon ve  Afrika'da 100.000.  Dünyadaki her bir Yahudi için 100 Müslüman var. Son 105 yılda 14 milyon Yahudi 15 düzine Nobel  Ödülü kazanırken, 1,4 milyar  Müslüman sadece üç Nobel Ödülü kazandı (Barış Ödülleri dışında). (1) Peki bu üç Müslüman bilim insanı Müslümanların çoğunlukta olduğu ülkelerindeki üniversitelerde çalışırken mi Nobel aldı? Maalesef hayır. Prof. Dr. Aziz Sancar,

ASR-I SAADET VE SONRASINDA SAVAŞ

Resim
  Fetih ve cihat mefhumları, devr-i risalette şu içerikteydi: Cihad, kimi zaman Müslümanların saldırıya maruz kalmaları ya da saldırıya uğrayacakları hakkında ciddî istihbarî bilgiler edinmeleri durumunda mevcut tehdidi ortadan kaldırmak, haysiyet ve itibarlarını korumak için kabule mecbur bırakıldıkları bir savaş biçiminde de görülebilir. Hz. Peygamberin bizzat komuta ettiği yahut ashabdan bazılarını kumandan tayin ettiği savaşların ve askeri harekâtın sayısı altmıştan fazladır. Bunların hiçbiri saldırı savaşı değildir. Bunu şöyle de ifade edebiliriz: Hz. Peygamber, hiçbir müşrik topluluğa sırf müşrik oldukları için saldırmamıştır. Girdiği tüm harpler ya başlamış bir saldırıya karşı savunma ya da bir saldırı hazırlığını başlangıç aşamasında sonuçsuz bırakmak amacına yöneliktir. Müminleri cihada teşvik eden âyetler de esasen kaçınılması mümkün olmadığı için başlamış bir savaşla ilgili olarak nazil olmuşlardır. Dolayısıyla Kur’ân ve Sünnet’e göre uluslararası ilişkilerde esas olan sulht