DİN VE MİTOLOJİ | “İSLAM VE BİLİM, ONLARLA BİZ” MAKALESİ’NE ELEŞTİRİ





DİN VE MİTOLOJİ | “İSLAM VE BİLİM, ONLARLA BİZ” MAKALESİ’NE ELEŞTİRİ

 

Yazı da birçok kez dinin , bilime engel olduğu iddia edilmiş.Evet, Skolastik ve ya Orta Çağ’da hristiyanlığın hakim olduğu topraklarda bilim ve felsefe gelişmemiştir. Ama bu incilde ki ya da İsa (a.s.)’ındoktirinleri sebebi ile değil; Papaların baskısı yüzündendir. İncil’de, ‘evreni araştırmak günahtır’ gibi bir kanı yok olmasına rağmen papalar evren konusunda bir şeylerin araştırılmasına engel olmuş, bu doğrultu da Galileo gibi önemli bilim insanlarını engizasyon mahkemelerinde yargılayıp, kimisini idam etmiştirler. Fakat dediğimiz gibi papaların dini kendilerine alet edevat etmelerinin sonucuydu bunlar. İslam ise o çağlarda altın dönemini yaşıyordu. En zengin tanrı kültürüne sahip Antik Yunan’dan etkilenen Müslüman bilim insanlarımız, BUGÜNÜN MODERN BİLİMİNİN TEMELLERİNİ ATIYORDU. (1)

Müslümanlar, hiçbir dogmatizme sapmadan, özgürce ve cesaretle bu dönemde ilmî çalışmalarını sürdürdüler. H. G. Wells, "Kısa Dünya Tarihi"in de bunu şöyle ifade eder:

"(Müslümanlar), yapabilecekleri keşiflerin, kendilerine ne büyük faydalar sağlayacağını ve insanların hayatında ne kadar kapsamlı etkiler yapacağını başlangıçta anlamışlardı. Metal sanayii ve teknik aletler alanlarında, son derece değerli keşifler yaptılar. Metal karışımları ve boyaları keşfettiler. Damıtma, esans çıkarma ve optik camlar yapma usullerini keşfettiler." (1)

Bunun böyle olmasında ki en büyük faktör; Müslümanların Kur’andaki birçok ayet-i kerimesindeMüslümanları evrenin yaratılışı hakkında düşünmeye sevk etmesidir. Ali İmran Suresi, 190-191. Ayetlerde Allah şöyle buyuruyor;

 Göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün farklı oluşunda aklıselim sahipleri için elbette ibretler vardır. Onlar ayakta dururken, otururken, yatarken hep Allah’ı anarlar; göklerin ve yerin yaratılışını düşünürler: "Rabbimiz! Sen bunu boş yere yaratmadın, seni tenzih ve takdis ederiz. Bizi cehennem azabından koru!

 

Yazı da “Allah öyle yaratmış n’apalım” gibi bir iddia, Müslümanlar için yoktu, hatta Kur’an açısından bakarsak bilim imar etmek farzdır. O halde böyle bir düşünce İslam’da şirktir. (En doğrusunu Allah bilir).  Müslüman bilim insanlarımız, Antik Yunan’ın rasyonalist bilim ve felsefe anlayışından birer dindar Müslüman olarak, etkilenmiş yaptıkları buluşlarda dillerinden “Allah büyüktür!” zikri akan bu nice alimlerimiz sayesinde teknlojimiz bu rapteye gelmiştir. Batı’nın Rönesans hareketlerinde İslam medeniyetinin eserlerini alıp kendi dillerine çevirip okullarında okutup, bilim insanları yetiştirmiştir. Sonuç olarak Dindar alimlerin bugünün teknoloji, bilim be felsefesini inşaa ettiği aşikar iken hala bilim ve dini birbirine engel olarak görmek, apaçık gözleri tarihsel gerçeklere kapatmak demektir. Sorarsanız neden İslam camiasına 14. Yüzyıldan sonra elini ayağını bilimden çekti? İnanın bizde bilmiyoruz. Ancak yeniden Müslümanları bu konuda uyarıp islam dünyasını yeniden 2. Altın Çağa kavuşturmak, Allah’ın rızasını kazanmak isteyen bizler için çok önemli.

 

Kaynakça :

1 : http://www.yaklasansaat.com/dunyamiz/bilim_ve_teknoloji/islam_medeniyetinin_bilim_ve_teknolojiye_katkilari.asp