HZ AİŞE EVLİLİK YAŞI

 


Hz Aişenin yaşı ''tam olarak'' bilinmemekle birlikte bazı hadisleri ve tarihi hesaplamaları inceleyelim 

Hz Aişe ile ilgili yapılan BAZI yaş hesaplarının sahih olmaması hepsinin sahih olmadığını ''göstermez'' nitekim sahih olmadığının gerekçesini verilmesi gerekmektedir. 

Hz Aişe ile ilgili birden çok şekilde sahih kaynaklar ile birlikte yapılan yaş hesaplamaları ''18 yaşlarında'' olduğunu göstermektedir.

Bir kaç tanesini  inceleyelim 

Peygamberliğin gelişinden on yıl sonra, elli yaşındayken eşi Hz. Hatice’yi kaybeden Peygamberimiz (asm.) kendisine hem ev işleri ve çocuklarının bakımında yardımcı olacak, hem de İslâm’a davet faaliyetlerinde destek olacak eşlere ihtiyacı vardı. Bunun için bir yandan yaşlı ve dul bir kadın olan Sevde’yi, öte yandan da en yakın arkadaşı olan Hz. Ebubekir’ in kızı Hz.Ayşe’yi istetti.

Hz. Peygamberin bu isteği, vahyin başlangıcından on yıl sonradır. Hz. Ayşe vahiy başlangıcından beş altı yıl önce doğmuştur. Dolayısıyla Hz. Ayşe’nin Peygamberimizle evlendiği yaşın on yedi-on sekiz olduğu ortaya çıkar.

Bu konu, daha detaylı bir şekilde Mevlana Şibli’ nin “Asr-ı Saadet” kitabında geçer. (İst. 1928. 2/ 997)

Hz. Ayşe’nin evlendiği zaman yaşının büyük olduğunu, ablası Esma’nın biyografisinden kesin olarak anlıyoruz. Eski biyografi kitapları Esma’dan bahsederken diyorlar ki:

“Esma yüz yaşındayken, Hicretin 73. Yılında vefat etmiştir. Hicret vaktinde yirmi yedi yaşındaydı. Hz. Ayşe ablasından on yaş küçük olduğuna göre, onun da hicrette tam on yedi yaşında olması icap eder. Ayrıca Hz. Ayşe, Hz. Peygamber’den önce Cübeyr’le nişanlanmıştı. Demek evlenecek çağda bir kızdı.

” (Hatemü’l-Enbiya Hz. Muhammed ve Hayatı, Ali Himmet Berki, Osman Keskioğlu, s. 210)

Risâletin ilk günlerinde Müslüman olanların isimleri sıralanırken, ablası Esmâ Vâlidemiz’le birlikte Âişe Vâlidemiz’in adı da zikredilmektedir. Dikkat çekici olan bu zikrin, Hz. Osmân, Zübeyr ibn Avvâm, Abdurrahmân ibn Avf, Sa’d ibn Ebî Vakkâs, Talha ibn Ubeydullah, Ebû Ubeyde ibn Cerrâh ve Erkam ibn Ebi’l-Erkam gibi ‘Sâbikûn-u Evvelûn’ tabir edilen en öndekilerin hemen arkasından; Abdullah ibn Mes’ûd, Ca’fer ibn Ebî Tâlib, Abdullah ibn Cahş, Ebû Huzeyfe, Suhayb ibn Sinân, Ammâr ibn Yâsir ve Habbâb ibn Erett gibi isimlerden de önce gerçekleşiyor olmasıdır. (Bkz.: İbn Hişâm, Sîre, 1/271; İbn İshâk, Sîre, Konya, 1981, 124) Demek ki Âişe Vâlidemiz, o gün  küçük de olsa ‘irade’ beyanında bulunabilecek bir çağda ve ilk Müslümanlar arasında yer alabilecek bir durumdadır.

(Bkz.: İbn Hişâm, Sîre, 1/271; İbn İshâk, Sîre, 124.)

Bunun gibi ''bir çok'' yaş hesaplamaları yaşının 18 gibi olduğunu göstermektedir.  1 

 Ben Mekke’de oyun oynayan bir kız iken Hazreti Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’e,

‘Doğrusu, onların asıl buluşma zamanları, kıyamet saatidir; kıyamet saatinin dehşeti ise, tarif edilemeyecek kadar müthiş ve ne acıdır!’ (Kamer, 54/46)  ayeti nâzil oldu.

bk. Buhârî, Fezâilü’l-Kur’ân 6, Tefsîru Sûre, (54) 6; Aynî, Bedruddîn Ebû Muhammed Mahmûd ibn Ahmed, Umdetü’l-Kârî Şerhu Sahîhi’l-Buhârî, Dâru İhyâi’t-Türâsi’l-Arabî, 20/21; Askalânî, Fethu’l-Bârî, 11/291.

Ayete geçen kız kelimesi ''cariye'' olarak geçiyor ''cariye'' ise ''olgun'' kız olmaktadır 1 

Oyunu ise bir çok kişi oynayabilir bazı insanlar ÇOCUK RUHLUDUR 

Gelelim konuyla ilgili hadisleri ''bütüncül'' bir değerlendirmeye öncelikte bir hadisin ''kütübü sitte,buhari`de'' olması hadisin ''sahih'' olduğunu göstermez çünkü hadis ''otoriteleri'' tarafından bilinen ''bab'' başlıkları ''altında'' hadisi desteklemek için ''zayıf'' rivayetlerde aktarılıyor bunlara özelikle ''dikkat'' edilmesi gerekiyor ve hadisleri usulu hadis ile bakmak gerekiyor konu ile ilgili aktarılan ''sahih hadisler'' lafız`en değil manen ''Ahad'' haberlerdir buda  lafız ile değil mana ile aktarılmakta olduğu anlamına gelir. ✅

Metin tenkidi yapılmadan hiç bir hadis söz konusu olmaz 

Hz Aişe ''ben 6 yaşında'' nişanlandım ''9 yaşında'' evlendim gibi bütün sözleri Cahiliye Arapların da var olan  bugün bile ''doğuda'' bilinen örf,adet ve geleneklerde var olan BAZI insanların uyguladığı yaş vermek ''ergenlik ile verilmiştir'' Hz Aişe bu örfe uyarak hadisi manen bu şekilde aktarmış olması söz konusudur. 

Nitekim bu uygulama herkes tarafından bilinmektedir; örfi bir şey olduğu için bazı insanlar uygulamıştır.

Lisanü’l-Arab Dilinin Bir Özelliği ‘ Birler ‘ Hanesi Sayılar Olan; ‘ 1-2-3-4-5-6-7-8-9! Gibi Sayılar Bu Dilde ‘ Onlar ‘ Hanesinden BAZEN Sayıla bilmektedir  Dolasıyla 11-12-13-14-15-16-17-18-19 Olmaktadır. Hadis-i Şerif-i’de 9 Derken 19 Denmek olarak aktarması söz konusudur. Lisanül-Arap Dilinin Bir Özelliği Böyledir. Bunu İbn-i Mazur Nakletmiştir. 2 

Hz Aişe ''ben oyun oynuyordum,salıncak biniyordum, bebeklerle oynuyordum'' demesi onun ''zihinsel ve biyolojik'' olarak çocuk olduğu anlamına kesinlikle gelemez bazı  yetişkinler'de bunları doğal bir şekilde yapmaktadır. 

Aynı şekilde ''ben küçük bir çocuğum'' demekle ''ben bir  aslanım'' demek gibi ''mecazi'' bir kullanımdır. 

Hz Aişe ''çocuk ruhlu'' biri olduğu için hadisler bizlere ''lafzi'' olarak gelmeyip ''manen'' aktarılması okuyucunun bunu anlamasını zorlaştırmıştır.

Aynı şekilde ''farklı hadisler'' ile Hz Aişe ''çocuk ruhlu'' olduğu gözükmekte ''fiziksel olarak çocuksu'' bir yapıya sahip olduğu`da anlaşılmaktadır. 

Hz Aişe 6 yaşındayken ''yaşadıkları'' ile ilgili  detaylı bilgi vermesi onun 6 yaşında olmadığını 16 yaşlarında olduğu göstermektedir.

Gene Hz Aişe bir çok konuda ''hüküm'' vermesi bir çok konuda ''fetvalar'' vermesi ''en çok'' hadis aktaran kadın olması ''zihinsel ve biyolojik'' olarak olgun olduğunu göstermektedir.

Bunlar ile birlikte örf,adetler,kültürler,gelenekler,Coğrafya, iklim,Güneş sıcaklığı,oksijen yüksekliği,yediğimiz gıdalar ve genetik yapımız bizlerin daha Çabuk geliştirmektedir.

Gerek ilk ''Türkler'' gerek 200 sene öncesinde bir çok ''atamız'' içinde ''zihinsel ve biyolojik'' olarak erken olgunlaşan olmuş ve 12 yaşlarında evlenmiştir ülkemiz ''doğu'' bölgesinde  çok çabuk olgunlaşan insanlar hala vardır 10 yaşlarında olup ne kadar ''bilgili'' ve ne kadar ''olgun'' dediğimiz çok örnekler olmuştur  söz konusu 1.400 sene ''öncesi'' iklim,oksijen,gıdalar ve genetik yapıyı düşünecek olursak bunların bir kısım insanlarda ''etki'' etmesi bilimsel olarak çok normal görülmektedir.

SONUÇ:Yapılan ''sahih tarihi'' hesaplamalar ''sahih hadislerin'' manen aktarımları ile birlikte "çocuk ruhlu oldugu" ve fiziksel olarak "çocuksu bir yapıda olduğu" Diğer hadisleri ve bilgileri ele alarak ''Hz Aişe'' kadınların özel halleri ile ilgili  ''bilgi'' sahibi olması aktarmış olduğu Bilgi birikimi ve mücadelesi ile ZİHİNSEL VE BİYOLOJİK olarak olgun olduğunu görmekteyiz.

KAYNAKLAR


YAZAR: Mustafa Ali Uçar